Hepsievcil
 
 

Diğer Evcil Forumları > Sincap

Mesaj Ekle

sincap beslemek istiyorum acil bilgi istiyorum

Merhaba arkadaşlar.Evimde sincap beslemek istiyorum .Ne yer ,Ne içer,eğitilebilirmi,Yuvası nasıl olmalı.Lütfen bana yardım edin .Bu konuda bilgi alabileceğim bir site varmı. Şimdiden teşekkür ederim.

img

kelebek1

18 yıl 9 ay 19 günlük üyedir.

ÖZEL MESAJ

aynı durumdayım.eger bişe bulursak haberleselım olur mu?

img

tetemek

18 yıl 7 ay 13 günlük üyedir.

ÖZEL MESAJ

sevgili hayvansever arkadaşlar, bir hayvan beslemeye başlamadan önce forum gibi yerlerden bilgi edinmek çok faydalıdır ve yapılması gereken de budur. almadan önce buradan bilgi edinmeniz çok güzel bişey. taktir ediyorum... öncelikle benim de, yaklaşık 6-7 aydır beslemekte olduğum (10 aylık) bir erkek sincap var. adı fındık. sincap beslemeye başlamadan önce dikkat etmeniz gereken 3 şey var arkadaşlar. şu 3 soruyu kendinize sorun öncelikle, 1. yeterince ve gerekli zamanım var mı? 2. onun için iyi bir yaşam alanı oluşturabilir miyim? 3. onu hayatının sonuna kadar, terk etmeden ya da doğaya salmadan besleyebilir miyim? özellikle sonuncusu çok önemli. bu hayvanı alıp 3 ay 5 ay besleyip sonra da bakamayacağınıza kanaat getirip tam size alışmışken doğaya bırakırsanız bu hayvan hemen yem olur. evcil bir vahşi hayvan doğada yaşayamaz. kesinlikle bir kere aldıktan sonra bırakmamalısınız. hareketli bir hayvandır. bir kümes hayvanı değildir. alıp bir kafese kapatıp yemini suyunu vermeye benzemez. hergün belli sürelerde odada serbestçe dolaşmasına izin vermelisiniz. ama aşırıya kaçıp sizin odanızı kendi yaşam alanı olarak belirlemesine de izin vermemelisiniz. yani kendi yerinin kafesi olduğunu bilecek ama devamlı da orda durmayacak. gelelim 2. soruya. yani kafesine, evdeki yaşam alanına. olabildiğince büyük bir kafes olmasına özen göstermelisiniz. burda evinizdeki alan problemi ortaya çıkar. bir de anne faktörü. bu iki sorunu aşarsanız sincabınızla çok mutlu yaşayabilirsiniz. kafesi kendiniz yapabileceğiniz gibi büyükçe bir papağan kafesi de alabilirsiniz (benim yaptığım gibi). hatta size önerim kapalı bir balkonunuz varsa (soğuk olmayacak tabi) bu balkonun bir köşesine bir tel örgü çekmek suretiyle dev bir kafes yapabilirsiniz. odanın içinde bunu yapmak zor olacaktır tabi. yaratıcı olun. önemli olan mümkün olduğunca büyük ve kolaylıkla hareket edebileceği bir alan yaratmak. unutmayın zamanının önemli bir bölümünü burda geçirecek çünkü. kafesin yüksekliği de önemli: 60-70 cm''den büyük olsa iyi olur. ne kadar yüksek olursa o kadar iyi. kafesin iç dizaynı sizin yaratıcılığınıza ve fantezinize kalmış :) ben içine ağaç dalları koydum. tipik bir ağaç gövdesi ve dalları gibi, dik duran kalınca bir daldan yanlara doğru dallanan bir ağaç izlenimi veriyor (suni çiçek yaprakları da koymuştum ama akşamında hepsini koparmıştı yaramaz). kafesin içinde karanlık bir oyuk şart. bunu isterseniz bir kütüğü oyarak yapın, isterseniz kuşlar için yapılan ve bütün kuşçularda bulabileceğiniz ağaç yuvalıklar (fiyatı 3 YTL''yi geçmez) ile temin edin, farketmez. (büyük olanından alırsanız iyi olur. ben öyle yaptım çok da güzel oldu) unutmayın bu onun saklanacağı, uyuyacağı, korktuğunda kaçabileceği, kısaca kendini güvende hissedebileceği yer olacak. içine en az 20''ye 20 boyutlarında pamuklu bir bez koyarsanız iyi olur. (benimki örtünün altına girip uyuyor bazen :) ) ya da herhangi yumuşak bişiler. kafesin tabanına yumuşak parçalar (bez kırpıntıları olabilir) koyarsanız kendi de yapar yuvasını. ama temizlemek bakımından tek bir parça bez çok pratik oluyor. çünkü bir süre sonra kafeste ne varsa hepsini içeri topluyor ve belli zamanlarda içini temizlemek gerekiyor. suluğunu da standart bir kemirgen suluğu olarak alırsanız iyi olur. doğada tüm kemirgenler gibi suyu yalayarak içerler çünkü. acil durumlarda içine yem bırakıp gidebileceğiniz üstü açık bir yemlik olursa bu da iyi olur. yapabiliyorsanız kafesin bir yerine derince bir kap içinde toprak koyun. bu hem doğal içgüdülerle yem saklama isteğini karşılar hem de toprakla oynamayı sevdiklerinden iyi vakit geçirmesini sağlar. ama dediğim gibi derince olsun çünkü oynarken toprağı sağa sola dağıtıyor. (benimki saksılara musallat oldu) bir de kafese oynayabileceği oyuncak tipi nesneler (sarkan, sallanan, dikkat çekici şeyler) koyarsanız bu çok hoşuna gider ve onunla vakit geçirir. (sincaplar oyunu çok severler.) gelelim kafesle ilgili en önemli noktaya. kafesin tabanına, kum, talaş, gazete gibi şeyler koyabilirsiniz. ama bu hayvanların dışkısı zararsız (ne kokar ne bulaşır, karabiber tanesi gibidir) olmasına rağmen idrarı tüm kemirgen hayvanlarınki gibi çok kötü kokar ve annenizle kısa sürede papazlık olabilirsiniz. bunun için size en iyi tavsiyem benim de kendi sincabımın kafesinde yaptığım gibi tabana özel bir kedi kumu koymak olacaktır. petshop''larda tester''larını görmüşsünüzdür: sıvıyı anında emerek kimyasal reaksiyonla bünyesine katan bir tür kristal. mavi bir pakette satılıyor üzerinde beyaz bir kedi resmi var. inanın en kullanışlısı da bu. hiç koku yapmıyor. bir kere tabana 1 parmak kalınlığında serdiniz mi 1 ay gidiyor, hatta daha fazla. sıkça altını değiştirmek zorunda kalmıyorsunuz. yani idrar kokusuna kesin çözüm. yanılmıyorsam yaklaşık 2 ya da 3 kilosu 7,5 YTL ki bu da bana 5 ay kadar gitti. bir de son olarak eğer taşınabilir bir kafesse mümkün olduğunca yalnız kalmayacağı, yani insan göreceği bir yere koyun kafesi (benimki salonda duruyor). ilk sorduğumuz soru yeterince ve gerekli zamanım var mı? idi. bu çok çok önemli bir nokta. bu hayvanlar beslenmesi çok zevkli ama bir o kadar da ilgi isteyen hayvanlar. aldığınızın ilk 1 ayı çok önemli. devamlı elde beslenmesi ve zamanın çok büyük bir bölümünün ayrılması gerekiyor. çünkü içgüdüsel olarak vahşi hayvanlardır sincaplar. size alışmasını sağlayacak en önemli yol ise sürekli olarak onunla ilgilenmeniz, elinizde bolca vakit geçirmesi ve sürekli olarak elde beslenmesidir. unutmayın yem sizin en büyük kozunuz. bu ilk bir aylık periyotta sürekli olarak elde beslerseniz sizin vazgeçilmez bir paraçanız olur. çok iyi koku aldıkları için sizin teninizin kokusuna alışmış ve artık sizi kokunuzdan tanır hale gelirler. ev halkı da sever ve herkes ilgi gösterirse iyi olur. evdeki kimseyi yabancı görmemeli ve herkese alışık olmalıdır. zaten sevimliliğiyle herkesin sevgisini ve ilgisini kazanacaktır. bu sizin için de bir avantaj olur. yoğun olduğunuzda her zaman ona ilgi gösterip vakit ayırabilecek birileri olursa evde bakımı daha da kolay olur. (bizde ablam ve annem de gereken tüm ilgiyi gösterdiğinden ben olmadığımda da bakacak birileri oluyor. yani demek istediğim üçümüzü de sahibi olarak görüyor. bir tek kişiye bağlı değil. ama babam dahil diğer tüm yabancılara pek hoş davranmaz. bu belki de benim küçük canavarımın kişilik özelliği). eğer ilk aşamada gerekli ilgiyi göstermezseniz yabani yetişebilir. işte o zaman kafeste bir oraya bir oraya rutin hareketler yapan sıkıcı yabani bir sincabınız olur. size bir kere alıştıktan ve güvendikten sonra ne yaparsanız yapın kesinlikle size saldırmaz. (ben bazen severken çok mıncıklıyorum gıkını çıkarmıyor. başkası olsa paralar vallahi) ve biraz büyüyüp oyun çağına geldiğinde, size ve yeni ortamına da alıştığında işte o zaman sincap beslemenin gerçek keyfine varıyorsunuz. o küçük sevimli yaratık bir kedi gibi sizinle oyun oynamaya başlıyor. hopluyor, zıplıyor, elinize saldırır gibi atlıyor, sırtüstü yatıp oynuyor, üzerinizde dolaşıyor, saklambaç oynuyor (benimkinin en sevdiği oyundur, bir yerden kafasını uzatıp sizin onu görmenizi bekler, siz ona doğru dönüp baktığınızda da saklanıp hiç ummadığınız bi yerden çıkıp kafasını uzatıverir.) kısaca şımarıyor da şımarıyor. ve yaptığı her hareket o kadar sevimli ve o kadar güzel geliyor ki onunla vakit geçirmeye ve onu izlemeye doyamıyorsunuz. bazen yaptığı yaramazlıklara kızamıyorsunuz bile. bütün hayvanları beslemek güzeldir. ama sincap beslemek bir başkadır. peki neyle beslemeli? ne yer ne içer bu sevimli yaratıklar? yiyecek konusu çok önemli bir nokta. bu konuda ben benim küçük yaramazla çok sorunlar yaşadım. ilk aldığımda çok fazla yiyecek seçiyordu. aldığım karışık kemirgen yeminin içinden sadece keçiboynuzlarını ayıklıyor gerisini yemiyordu. sonra onu fındıkla tanıştırdım çok sevdi başka bişey yediremedim. şu var ki bir tek besine alıştırırsanız devamlı onu yer fakat belli bir süre sonra ondan sıkılır ve üzerine bile bakmaz. öncelikle çiğ (pişmemiş) ve tuzsuz her türlü kuruyemişi yedirebilirsiniz. fındık, yer fıstığı, ceviz, antep fıstığı, bulabilirseniz çam fıstığı, palamut, çeşitli meyvelerin tohum ve çekirdeklerini verebilirsiniz. ben yazın kayısı çekirdeği de vermiştim çok sevdi. (kiraz çekirdeğini bile yedi) besin çeşitliliği ne kadar çok olursa o kadar iyi olur ve gerekli tüm vitaminleri alır. sincaplar çok nazik hayvanlardır ve bir sağlık sorununun kaynağı genellikle vitamin eksikliğidir (yine de bir sağlık probleminde uzman bir veteriner hekime başvuramlısınz.). ama dengeli beslenirse herhangi bir sağlık problemiyle karşalışmayacağını rahatlıkla söyleyebilirim. veteriner hekiminizin kontrolü altında olmak koşuluyla bazen düzenli olarak vitamin vermeniz gerekebilir. tüm bu yiyeceklerin yanısıra meyvelerin etli kısımlarından da bazen vermelisiniz. çok fazla verirseniz ishale neden olabilir. çok sevdiği bir yiyeceği ödül olarak kullanabilirsiniz. (benim sincabım salatalığa bayılır, ve kokusunu aldığında sabırsızlıkla vermemi bekler, büyük bir iştahla da kocaman yudumlarla yer) son olarak kendi diyet listemden söyleyebileceğim mısır verebilirsiniz. önce çiğ deneyin yemezse pişmiş olarak birkaç mısır tanesi verebilrisiniz. keçiboynuzunu da arada sırada verebilirsiniz. benimki ekmeği de çok sever değişiklik olsun diye bazen veririm. bazı meyvelerin kurutulmuş halini küçük miktarlarda verebilirsiniz. çok tuzlu ve aşırı şekerli gıdalara kaçmamaya özen gösterin. (bakliyat türü yiyecekler de verebilirsinz.) unutmayın hiçbişeyin aşırısına kaçmayın. bunlar sadece yiyecek zenginliğini artırmak için verebileceğiniz ek gıdalar. bunların aşırısı veya tek çeşitliliği ishal ya da allerjik vakalara sebep olabilir. başlardaki beslenme ile ilgili olan problemleri ben de sonraları aşabildim. sincabınızı tanıdıkça daha dengeli beslemeye başlarsınız. ama önemli bir tavsiye; bir sağlık probleminde hiç vakit kaybetmeden götürebileceğiniz uzman bir veteriner hekiminiz olsun. son olarak eğitimiyle de ilgili birşeyler söylemek istiyorum. açıkçası ben konuyla ilgili bilgim olmadığı ve bilgi alacak birilerini bulamadığım için eğitiminde biraz yetersiz kaldım. en azından basit komutlar öğretilebilir belki. çünkü inanın çok zeki hayvanlar. en basitinden "gel" komutunu bile almıyor. çünkü bunun nasıl yapılabileceğiyle ilgili bilgim yoktu. ama o kadar kötü değil aramız. en azından kendisine konuşulduğunu anlıyor ve ilgiyi farkedip o da sizinle ilgilenmeye başlıyor. yani kısacası keyfi varsa geliyor. ne de olmasa özgür bir hayvan. bir çubuğu fırlatıp "getir olum" diyemiyorum, ya da "patiyi ver" deyip selamlaşamıyorum ama bu çok da önemli değil. en nihayetinde o bir köpek değil, özgür ve kendi iradesine göre hareket eden bir sincap. bu noktada daha çok kedilerin mizacını taşıyor diyebilirim. ama benimle oynaması, kendi kendine yanıma gelip üsüme tırmanması, hatta durup dururken elime atlayıp "hadi oyna benimle" dercesine sırtüstü yatması bile yeterli. belki siz nasıl eğitilebileceği ile ilgili bilgi edinirsiniz ve bazı komutları öğretirsiniz. bu yararlı olacaktır. umarım size sincaplar ve evde beslenmesiyle ilgili yararlı ipuçları verebilmişimdir. konuyla ilgili olarak başka kaynaklardan da bilgi edinmenizi, diğer sincap besleyenlerin fikirlerini de almanızı, bilgili bir veterinere de danışmanızı öneririm. yazdıklarım hakkında yanlış veya eksik olduğunu düşündüğünüz noktalar varsa lütfen bildirin. benim de öğrenecek şeylerim var. umarım size bu konuda yardımcı olabilmişimdir. yeni şeyler öğrenirseniz lütfen benimle de paylaşın. ve sormak istediğiniz şeyler varsa bilgim dahilinde yardımcı olmaya çalışırım. iyi bir sincap bakıcısı olmanız dileğiyle, hepinize sincabınızla bol neşeli günler...

img

toht

18 yıl 8 ay 26 günlük üyedir.

ÖZEL MESAJ